Bize Ulaşın

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.

MİSYON VE VİZYONUMUZ

authorSelam canım, ben amcanım.
Daha fazlasını gör →

Ad Home

header ad

REKLAM ALANI

REKLAM ALANI

Magazine

Random Posts

Videos

Recent Posts

Header Ads

header ad

Sports

Featured

Propaganda Teknikleri

Görüntünün olası içeriği: 7 kişiKitleleri kontrol altına almak, istediğiniz bir olguyu kabul ettirmek, insanların içine korku ya da güven salmak aslında çok zor değildir. Propagandanın inceliklerini siyasetçiler, yazarlar ve din tüccarları en iyi şekilde kullanır.

Gazetede okuduğunuz bir yazı, televizyonda izlediğiniz bir haber ne kadar doğru? Gerçek mi yoksa bir propaganda mı? Bunu nasıl anlayabilirsiniz? Bu soruların cevabını bu yazının sonunda almış olacaksınız. Tek yapmanız gereken bu yazıyı okurken başka bir şeyle ilgilenmemek ve sindirerek okumak.

Şu örnekle başlayalım; gazetelerin olmazsa olmazı bir haber türü vardır. Türkiye'yi gezmeye gelen turistler İstanbul Boğazı'na hayran kalır, yemeklerimiz parmaklarını yedirtir, Türk kızlarını güzel, erkeklerini yakışıklı bulurlar. Bunlar bizi etkiler, gururumuzu okşar, bir de bu sözleri söyleyen yabancı, ünlü biriyse daha çok sevindirir.
Bu ünlülerin başında INNA ve son zamanlarda popüler olan Amanda Cerny gelir. Bu hanım ablalarımız ya Türk bayrağıyla fotoğraf çekilir ya da attığı tivitte " I love Turkey  " türü saçma bir açıklama kullanır.

Bugün Türkiye nüfusunun ezici çoğunluğu gerçekten yabancıların Türkiye’ye hayran olduğu gibi bir fikre sahiptir. Fakat yurtdışına gittiğinizde Türkiye hakkında alacağınız olumlu yanıt 3/10'u geçmez. Çünkü yabancılar Türklerden nefret eder.
Bunlar bizim zihnimizde “Güçlü Türk, Güçlü Türkiye” kavramlarını oluşturmak için yapılan propagandadır. Bu propagandanın amacı, topluma özgüven aşılamaktır. Farkında olsak da olmasak da her gün bize propaganda yapılıyor. Siyasi yönünü ele alalım. Bugün siyasetçiler ekranlara çıkıp da "Avrupa bizi kıskanıyor, biz Ortadoğu'nun süper gücüyüz." gibi bir açıklama yaparak insanları gururlandırıp sırtlarını sıvazlıyor. Bunlara inanıp izinde gidenler ise asgari ücretle çalışıp, yaşamı boyu ezik olarak kalmış, kıt kanaat geçinmeye çalışan kişiler. Bu insanları suçlamıyoruz, çünkü ellerinde umutlarından ve hayallerinden başka bir şeyleri yok.

İnsanlara istediklerini vererek mutlu edebilir, karşılığında amacınıza kolaylıkla ulaşabilirsiniz. Bu propaganda yöntemiyle toplumunuzun refah seviyesini yüksek tutabilir, güven aşılayabilirsiniz. Güven, gücü getirir. Güç ise etkili kullanılırsa zafere ulaştırır.

Bush yönetiminin Irak Savaşı öncesinde Saddam Hüseyin'in kimyasal silah ürettiği ve bütün dünyayı tehdit ettiği fikrini yayması, daha sonra herkesin anladığı gibi aslı olmayan bir kara propagandadır. Nazilerin iktidarı ele geçirmesinin ardından, 1933'te, Hitler'in Joseph Goebbels'in başkanlığında “Kamuoyu Aydınlanma ve Propaganda Devlet Bakanlığı'nı” kurması da tarihteki en büyük ve en ölümcül propaganda çalışmalarından birine örnektir. Bu bakanlığın amacı, Nazi fikirlerini sanat, müzik, tiyatro, film, kitap ve basın aracılığıyla kitlelerin kabullenmesini sağlamaktı. Otoriter bir rejimde, özgür tartışmanın olmadığı bir ortamda bu yöntem amacına fazlasıyla ulaştı ve tarihte eşi benzeri görülmemiş bir kaosa yol açtı. Tam 6 milyon insan öldü.

ABD ve Sovyetler Birliği'nin Soğuk Savaş sırasında -karşılıklı- filmlerle, televizyon ve radyo programlarıyla kendi halklarını, karşı tarafı ve Üçüncü Dünya ülkelerini de etkilemeleri tarihteki en meşhur propaganda savaşları arasında yer alır. Bu dönemde George Orwell'in Hayvan Çiftliği (Animal Farm) ve 1984 isimli romanları açık olarak propaganda amaçlı kullanılmıştır. CIA 1950’lerde Hayvan Çiftliği’nin orijinal hikâyesinden hareketle, kendi amaçlarına uygun küçük farklılıkları olan bir çizgi film versiyonunun yapılmasını bile gizlice desteklemiştir.

Her ülkede çeşitli çıkar grupları kendi görüşlerini yaymak için bunu yapar.
Peki bir çıkar grubunun bize propaganda yapıp yapmadığını nasıl anlayacağız?
Bunu anlamamız için tekniklerinin neler olduğunu bilmemiz gerekir.

1- Propagandanızı yapacağınız karşı görüş veya kişiye bir isim takmakla başlayabilirsiniz. Eğer bir kişiye ya da bir gruba çirkin isimler takılmışsa size propaganda yapıldığını fark edebilirsiniz. Siyasetçiler de bu tekniği kullanırlar, rakiplerine küçük düşürücü sıfatlar takarak kitlelerin duygularıyla oynarlar.

2- Propagandacı objektif söylemlerden kaçınır. Genellemeler onun konuşmasının can damarlarıdır. "Vatan, millet, Sakarya!" "şeref, ahlâk, din" gibi insanların kolay itiraz edemeyeceği, manevi değerlerine dokunur. Kendi düşüncelerini bu kavramların içine gizleyerek yaymaya çalışır.

3- Propagandacı simgeler kullanır. Buna "Bozkurt, Kur'an, R4bia, Zafer işareti vb." örnek gösterilebilir. Sizi duyarlı olduğunuz konularla kıstırmaya çalışır.

4- Bazı verileri abartır ya da çarpıtır, bizim bilgimiz olmayan rakamları bizim endişe duyacağımız ya da gurur duyacağımız şekle sokar. Eğer birisi size bilginiz olmayan konularda çok abartılı rakamlar veriyorsa büyük ihtimalle propaganda yapıyor demektir.

5- Propagandacı hepimizin içindeki “sürü psikolojisine” hitap ederek bizim de herkes gibi düşünmemizi ister. Eğer birisi size “herkesin” benzer düşüncede olduğunu iddia ederse bilin ki size propaganda yapıyordur. Tıpkı "FETÖ, PKK, HDP, CHP, Avrupa hayır diyor.." dedikleri gibi. (Buradan siyasi bir görüş ortaya çıkarmaya çalışanları uyaralım, bu örnekleri konuyu daha iyi kavramanız için güncel hayatımızdan esas alarak kullanıyoruz.)

6- Propagandacı çok güçlü ve abartılı ifadeler kullanır. Bunlar hiçbir kanıtı olmayan klişe laflardır; ama çok sık söylendiğinde insanların belleklerine kazınır ve etkisi yüksek olur. “Türk'ün Türk’ten başka dostu yoktur.” söylemi böyle bir genellemedir. Propagandacı sizi "ya hep, ya hiç" düşüncesine sürükler. Önünüze iki seçenek sunar. Birini seçmeye zorlar.

7- Sizi seçim yapmaya zorlayan propagandacı “dost ve düşman” yaratır. Yarattığı bu şeylerin içinden iyi olanı, dost olanı seçmenizi ister. (Bu dost ve düşmanı elbette o belirler.) Kafanız karışmış ve seçim yapmakta zorlanıyorsanız sizin de düşmandan yana olduğunuzu iddia eder. Ters psikoloji ile sizi alt etmeye çalışır.

Propagandanın amacı "yeni fikirler, yeni tohumlar" ekmektir. Ne demiş büyük şair,
"Yeşermesi ektiğimiz tohumun haktır, işte o gün ruhlarımız şâd olacaktır!"

Biz size dogmatik düşünceleri aşılamaya değil, her yönden düşünmeye,
size bir put kazandırmaya değil, putlarınızı yıkmaya,
bir ütopyanın peşinde değil, gerçeklerin izinde koşmaya,
içinizdeki Türklük ateşini yakmaya geldik.

Popular Posts